Tuğba Özcan | Tıp Fakültesi
Alanya’dan geliyorum. Sınavdan sonra tercih zamanında İstanbul’da tıp fakültesi olan üniversitelere çok baktım. Sonra bir arkadaşım vesilesiyle İstanbul Medeniyet Üniversitesi’nin açıldığını duydum. Çok araştırdım arkadaşlarıma, aileme ve öğretmenlerime danıştım ve sonuç olarak İstanbul Medeniyet Üniversitesini tercih ettim. Küçüklükten beri tıpa ilgim var. Çocukken domatese iğne yapardım. İnternetten ameliyatları izler, tahlil sonuçlarına bakardım. İleride pediatri bölümünde uzmanlaşmayı düşünüyorum ama fikrimin değişeceğini söylüyorlar ben yine de çocuk doktoru olmak isterim.
Baki Berkay Üner | Tıp Fakültesi
İnternetten araştırdım ve rehberlik öğretmeninde burayı öğrendim. Ailem tıp istemiyordu kazanamayacağımı düşünüyorlardı. Sayısalcıydım ve tıp ya da mühendislik seçmem gerekiyordu. Mühendisliğe hiç ilgi duymadım. İnsan anatomisi daha çok ilgimi çektiği için tercihimi tıptan yana kullandım. Özellikle İstanbul Kadıköy’de oturan biri olarak İstanbul Medeniyet Üniversitesini kazandığım için çok mutluyum. Ulaşım sorunu olmayan İstanbul Medeniyet Üniversitesinin Göztepe Eğitim Araştırma Hastanesi ile işbirliği içerisinde olmasına da çok memnun oldum. İleride de başarılı bir cerrah olmayı düşünüyorum.
Şevval Direk | Tıp Fakültesi
Batman’dan tercihimi yaparak buraya geldim. Ben kendimi bildim bileli hep doktor olmayı istemiştim. Bu nedenle eğitim hayatım boyunca çok sıkı çalıştım ve burayı kazandım. İstanbul Medeniyet Üniversitesinin yeni bir devlet üniversitesi olduğunu öğrendim. İlk başta yeni olduğu için kaygılarım vardı. Ancak akademik kadrosunun zenginliği ve Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde uygulama faaliyetlerini sürdürecek olmamız beni fazlasıyla tatmin etti. Beni tek korkutan İstanbul oldu. Ama gezip gördükçe alıştım.
Halil İbrahim Çiçek | Türk Dili ve Edebiyatı
Denizli’den geliyorum. İstanbul Medeniyet Üniversitesini ÖSYM Kılavuzundan buldum ve devlet üniversitesi olduğunu görünce hemen yazdım. Aynı zamanda sosyal medyada arkadaşlar arasında konuşurken tavsiyeler de etkili oldu. Bu bölümü yazarken edebiyatı genel olarak sevdiğim için ve şiire merakım olduğu için yazdım. Ayrıca edebiyat yapmak ve edebiyat okumanın arasındaki farkı acı bir şekilde göstersinler diye buraya geldim. Peki, neden İstanbul derseniz? Necip Fazıl diyor ya: “Ana gibi yar olmaz İstanbul gibi diyar. Gideni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar.”